Novels2Search

Para

Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com

-----------------------------------------------------------------------------------

Sâdece para için değil.

- Gizmo

------------------------------------------------------------------------------------

GİZMO

"Gizmo ?"

"Mamut ?"

"Sanırım şuan seviyemizin çok üstüne çıktık."

"Muhtemelen."

Gizmo ve Mamut yan yana duruyorlar, kendilerini olabildiğince görünmez yapmaya çalışıyorlardı.

Sebepleri mantıklıydı. Onları yemek istermiş gibi davranan bitkilerle dolu tuhaf bir yerdeydiler. Daha da kötüsü, onlarla birlikte en bilinen suçlulardan bâzıları vardı.

'Ne oluyor ?' Gizmo endişeliydi. Onlara bir teklif verilmişti ama bir nevi zorla gelmişlerdi. 'Resimdekiler den farklı gözüküyorlar.'

Kızıl Baş, her zamanki gibi kollarını göğsünde bağlamış, bir ağaca yaslanmıştı. Adından anlaşılacağı üzere Kızıl bir Maske tüm yüzünü kaplamıştı. Göğüs kısmında bir yarasayı andıran, kızıl bir işâret olan, tüm bedenini kaplayan gri bir giysi giymişti. Kızıl kemeri, silah ve mermi doluydu. Uzun ve inceydi.

Yere oturup silahını parçalayıp bakımını yapan Ölüm Vuruşu iri denebilecek biriydi. Kırmızı bir maske takıyordu. Ayrıca, sağ gözünde dürbün gibi bir şey vardı. Kırmızı bir tam beden giysi ve üstüne onu hem koruyacak, hem de engellemeyecek gri bir parçalı zırh vardı.

Şeytanı aratacak kadar kötü olan Jokerin sevgilisi Harli Kuin, 'yavruları' yüzünü sevinçle yalarken gülüyordu. Uçları mâvi ve pembeye boyanmış, uzun sarı saçlarını serbest bırakmış, yüzünü bembeyaza boyamıştı. Diğerlerinden biraz daha farklı giyinmişti. Mor bir şalvar(pantolon), kısa kollu, kırmızı ve uzun bir elbise. Savaştan çok sâhilde yürüyüşe çıkmış gibi görünüyordu.

Kâtil Krok olarak tanınan insanımsı timsah bir kasa dolusu balığı gömmekle meşguldü. Bir torbacı gibi giyinmişti.

Kel kafası ve dövmeleri yüzünden üstünde tuhaf duran bir Japon geleneksel giysisi kuşanmış İblis(El Diablo) vardı. Bir râhip gibi gözlerini kapamış, bağdaş kurmuştu.

"Sizi burada görmek ne güzel. Kabul edeceğinizi düşünmemiştim." dedi yüksek ve etkileyici bir ses. Gizmo ve Mamut endişeyle sese doğru baktı. Karşılarındaki, paçavralar içinde, berberin varlığından bihaber gibi duran bir ihtiyardı.

"Sen kimsin ?" diye sordu Mamut gergince.

Adam onlara gülümsedi. "Ben bu ailenin reisiyim. Bana Dede diyebilirsiniz."

"Bu adam mı şunların başında !?" diye düşündü Gizmo. Çılgıncaydı bu. Eğer böyle kaçıkları hizâda tutabilen biriyse ona göre böcekten farksızdılar. "G-Gerçekten başka bir seçeneğimiz yoktu. Titanlar bizi er ya da geç yakalayacaklardı. Gerçi farlı bir boyutta olduğumuzdan kurtulduk." Şimdi bile Gizmo farklı bir boyutta olduğuna inanmakta zorlanıyordu.

Support creative writers by reading their stories on Royal Road, not stolen versions.

Adam başını salladı. "Evet, siz ve onlar arasında olanı duydum. İhânet, kimsenin uğramaması geregen bir şey." Adam kaşlarını çattı, belli ki aklına hoş olmayan anılar gelmişti.

Köşede o âna kadar İhtiyarı görmezden gelen suçlular yaptıkları şeye geri dönmeden önce bir süre Adama baktılar.

Adama tekrar onlara döndü. "Eee, sorularınız ne ?"

Mamut boğazını temizlemek için öksürdü. "Bu aile... nedir bu?" Bir şekilde sâkin kalmayı başarmıştı.

"Bu düzeltecek kişilerin ailesi." Adam gururlu görünüyordu. "Kendilerine kahraman ve kurtarıcı diyenlerin başaramadığını yaparak, kötülüğü öldürerek."

'Deli.' diye düşündü Gizmo.

"Ciddi misin lan sen !?" diye bağırdı Gizmo, kimin karşısında olduğunu unutarak. "Biz çok kez denedik ama hep yıkıldık ! Ne kadar çalışsak, ne kadar çabalasak da onlar hep bir şekilde kazanmayı başardı !!" Bitirdiğinde derin derin nefesler alıyordu. Yaşlı Adam şaşkın gibiydi. Köşedeki suçlular bile ona bakıyordu şimdi.

'Ne yaptım ben ?' Bir an kendini kaybetmişti. 'Umarım bizi öldürmez.'

"Şey, Gizm-" Mamut endişeyle. Gizmo ona baktı. 'Onu bu deliliğe dâhil edemem.' Mamutu korumalıydı çünkü... çünküsünü oda bilmiyordu.

"Ah canııım, ufaklık büyük çocuklarla oynamaktan korkuyor mu ?"

Harli Kuin, yanında çömmüş parmağıyla yanağını dürtüyordu. 'Onu nasıl fark edemedim.'

"Harli."

"Yaaaa ~" mutsuz görünüyordu. "Bu arada, Dede Bay J'yi çoktan bok etti. Yerinde olsam lafıma dikkat ederdim." Kalkmadan önce söyledi. Yavruları dediği sırtlanlara kıkırdayarak gitti sonra.

'Ne ?!' Gizmo doğru duyup duymadığını bilmiyordu.

Ama daha anlayamadan Dede araya girdi. "Bu aileye katılırsanız ölseniz bile asla çıkamazsınız. Tüm ihtiyaçlarınız ve istekleriniz olabildiğince karşılanır." Dede basitçe açıkladı. "Bedeliyse koşulsuz sadâkat ve fedâkarlık."

Gizmo eliyle alnına tuttu. 'Şu kaçığın söylediği doğruysa Jokeri öldürdü. Ayrıca bu büyükbaşlar basit birini tâkip etmez.' diye düşündü. 'Ayrıca bize zarar verme gibi bir niyeti de yok gibi.'

Cevap veremeden Dede tekrar başladı. "Senin bilim ve makine dehân çok işe yarar. Bu dünyânın bilgi seviyesine ayak uyduramazsak tam olarak asla başarılı olamayız."

"Peki ben ?" diye sordu Mamut parmağıyla kendini gösterirken.

Adam deve doğru gülümsedi. "Her zaman kasa ihtiyaç vardır. Doğru eğitimle tam bir canavara döüşürsün."

Gizmo kabul etmeye karar verdi ama onunda koşulları vardı. "Peki para ? Gerekli ekipman olmadan hiçbir şey yapamam !"

Yaşlı Adamın gözleri parladı. Gizmo ilk defa tam olarak gözlerini gördü. Beyaz bir denizdeki bir kaç siyah virgül.

Gizmo bir an kusmak istedi sonraki an iyiydi. Ama etraf bir tuhaftı.

"ANANIN AMI !!!!" diye kükredi Gizmo. Kelimenin tam anlamıyla altın ve elmas dağları vardı Gümüşler, zümrütler, inciler...

"Hepsi gerçek mi !?" diye sordu Ölüm Vuruşu parmak uçları arasında bir altına bakarken.

"Evet, hepsi gerçek." Dedeyi zar zor duydu Gizmo. Cennetle fazla meşguldü. "Bütün bunları gaz verme olarak düşünün. Her temizlikte daha fazlası."

Gizmo, Harlinin sırtlanlarıyla birlikte bir para dağından neşeyle kaydığını gördü. Mamut tuhaf bir şekilde eline aldığı bir avuç altına bakıyordu. Gizmo daha fazla dayanamayıp yerden bir avuç elmas alarak havaya fırlattı.

"Bu yeter mi ?" diye sordu Dede eğlenerek.

"Yeter ! Amına bile koyar !" diye bağırdı Gizmo, bir torba şeker almış bir çocuk gibi zıpladı.

Dede kıkırdadı ve Cennet bitti.

"Yaaa ~. Kayacaktım hâlâ." diye mızmızlandı, yerde otururken Harli.

"Ne kadar kötüyü bitirirsen o kadar kayabilirsin." dedi İhtiyar, kadının kafasına okşadı.

Kadın hemen gülümsedi ve bir yumruğunu havaya sertçe kaldırdı. "Kötülerin kıçlarından girip ciğerlerinden çıkcam !"

Ölüm Vuruşu Dedeye yaklaştı. "Peki ne zaman başlayacağız ?" Sesindeki beklenti açıktı.

Yaşlı Adam başını salladı. "Henüz değil. Doldurulması gereken iki yer daha var." Harli'ye döndü. "Harli, Gotham'da davet etmeni istediğim biri var. Yakından tanıdığın biri."

"Dur tahmin edeyim... " Bir süre boş boş baktı adamın yüzüne. "Edemedim."

"Zehirli Sarmaşık."

"Aha, bende onu düşünmüştüm." Dede onu görmezden geldi.

"Ee, yemek var mı ?" diye sordu Mamut, karnını tutarak.

-----------------------------------------------------------------------------------

Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com