Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com
--------------------------------------------------------------------------
Hâlâ nasıl hiçbirinizi öldürmedim !
- Ölüm Vuruşu
------------------------------------------------------------------------------------
ZEHİRLİ SARMAŞIK
"Hoş." dedi Sarmaşık, bu yeni ve ilginç bitkilere bakarken.
"Dimi ?" kıkırdadı Harli. "Dede burayı tek başına yapmış."
"Bu doğruysa, onunla anlaşabilirim." dedi Sarmaşık, bir dizi keskin dişi olan büyük bir mor çiçeği okşarken. Diğer bitkilerde kadından daha fazla sevgi almak için çevresinde toplandılar.
"Dede nerede ?" diye sordu Kızıl Baş, Ölüm Vuruşuna sordu.
"N'oldu ? Yalnız kalmaktan korktun mu ?" dedi Ölüm Vuruşu.
"Etçil bitkiler ve onları yönetebilen bir kadınla aynı yerde olmaktan rahatsız oluyorum." dedi Kızıl Baş sertçe.
Ölüm Vuruşu cevap vermek yerine silahıyla ilgilenmeye devâm eder.
Bir an sonra bir geçit açıldı içinden yanan bir motora binen bir iskelet fırladı.
Kızıl Baş ikiz tabancalarını, Ölüm Vuruşu tüfeğini doğrulttu. Harli, yeni çekicini kıkırdayarak kaldırdı. Sarmaşık bitkilerini yönlendirir. Gizmo, sırtındaki cihazla havaya çıktı ve yuhaf bir tabanca çıkardı. Mamut her an hücûm etmeye hazır görünüyordu. İblis, avuçlarını açarak onu hedef aldı. Krok dört ayak üstünde hırlamaya başladı.
İskelet, motordan kalktı ve onlara baktı.
"Bi dakka, göğsünde Ak çiçek var ?" dedi Gizmo şaşkınca.
Geçitten şimdi giren kişi hırpâni giysiler giyen, uzun saç ve sakalı olan bir ihtiyardı. "Bu doğru. Hayâlet Sürücü, aileye katılmayı kâbul etti."
"Mâsum. Mâsum. Mâsum." İskelet parmağıyla sırayla onları işâret ederken söyledi.
"Onu duymuştum." dedi Ölüm Vuruşu.
"Muhtemelen. Kendisi bizden de önce Kötülüğü engelliyordu." dedi ihtiyar, başını sallarken. Sarmaşığa doğru baktı sonra. "Zehirli Sarmaşık değil mi?"
Sarmaşık cevap vermeyecek kadar şaşkındı. Çocukları bu adam bir Tanrıymış gibi davranıyordu. Kendisine bile böyle davranmamışlardı. 'Bu berbat.'
If you come across this story on Amazon, it's taken without permission from the author. Report it.
"Kızıl, iyi misin ?" Harli önüne geçip başını yana eğerek sordu.
"Ha ? Evet. İyiyim." diye mırıldandı Sarmaşık, başını sallayarak.
"Harli, arkadaşına teklifi açıkladın mı ?" diye sordu adam. Harli sırıtarak başını hızlı hızlı sallamaya başladı. "Bunu evet olarak kabul ediyorum."
"Amaçlarınızı da anlattı." Dedi Zehirli Sarmaşık, kafasını toplayıp İhtiyara gözlerini daraltarak. "Benlik değil gibi."
Adam başını salladı. "Sana sorununda yardım edebilirim."
Sarmaşık gözlerini daha da daralttı. "Sorunum neymiş peki ?" diye sordu, yanlış bir şey söylediğinde saldırmaya hazırdı.
"Üreme yetini düzeltebilirim."
Bitkiler hızla adama ilerledi ama saldırmak yerine çevresinde toplandılar. "Bana yalan söyleme !" diye bağırdı öfkeyle. "Bunu iyileştiremezsin ! Kimse yapamaz !"
Adam iç çekerek Sarmaşığa ilerledi. "Tüm hastalıkları bitirebilirim. Kopmuş bir uzuvu yeniden oluşturabilirim. Hatta ölüleri bile diriltebilirim." Dede bir eliyle Sarmaşığın başını nâzikçe tuttu. Ona büyük bir gülümseme verdi.
Sarmaşık çocuklarına tekrar tekrar emir verdi ama dinlemediler. Adam ondan çok daha güçlüydü. Ayrıca tüm bunları öyle bir güvenle söyledi ki, umût etmeden duramıyordun.
'Kendi doğurduğun bir çocuk.'
"N-Ne yapmam gerekiyor ?"
Dede, kafasını okşamaya devâm etti.
"Aileye katıl." dedi sâkince. "Tabi bide ufak bir eğitim almalısınız."
"Dur bi! Hiç eğitimden bahsetmemiştin !" diye bağırdı Kızıl Baş. "Artık zaman harcayamayız ! Üstelik eğitime de ihtiyacımız yok !"
İhtiyar elini kaldırmasa da ona döndü. "Yine de hepinizi tek parmak kaldırmadan öldürebilirim."
Ölüm Vuruşu tüfeğiyle Dede'ye nişan aldı. "Denemek ister misin ?"
Dede yok olduğu gibi Ölüm Vuruşunun önünde belirdi. Tüfeğini rahatça elinden almış bir omzuna dayamıştı. "Denedik mi ?"
"..."
Ölüm Vuruşunun maskesinden ifâdesi belli olamıyordu ama sessizliğinden tahmin yürütülebilirdi.
"Neyse hadi muhteşem eğitimimize başlayalım !" diye haykırdı Dede âniden.
YARASA
Brus Veyn(Bruce Wayne), büyük bilgisayarında bâzı belgelere bakarken homurdandı.
Joker'in ortadan kaybolmasından ve bir bilgi gelmemesinden bu yana bir ay geçti geçti. Joker'in sessizliği ne kadar uzun sürerse sonuçları o kadar büyük olurdu.
Ancak tek sorun o değildi. Şuan bilgisayarda Hayâlet Sürücü denen ve suçluları katleden bir iskeletin resimler vardı. Yarasa gözlerini daha da daralttı.
Resimler, aynı derecede yanan motosikletiyle sokaklarda ilerleyen deri giysiler giymiş yanan bir iskelet gösteriyordu. Son zamanlarda o da sessizdi. Sadece suçluları öldürse de eninde sonunda mâsumları da katletmeye başlayacaktı. Birlik onu da arıyordu ama nâfile.
Ekranda bir kaç resim daha belirdi. Harli Kuin, Zehirli Sarmaşık, Ölüm Vuruşu, Kâtil Krok, Gizmo, Mamut, İblis ve hatta eski yâveri. Joker'in kayboluşundan bir süre sonra, Ölüm Vuruşu, Harli, Krok ve Diablo Arkhamdan kaçtılar. Diğerleri de gözden kayboldular.
Yarasa arkasına yaslandı. 'Ne düşünüyorsun Joker ?'
HİDE
"Hazırız."
"Hadi ya !"
"Kapa çeneni cüce."
"Ne dedin lan piç !?"
"Salaklarla çevriliyim."
"Eheheheheh !"
"Çocuklarım burada! Onlara kötü örnek oluyorsunuz !"
"Hâlâ nasıl hiç birinizi öldürmedim ?"
"Çünkü taşşaksızın tekisin."
"Sâkin."
Herkes sustu ve Reise baktı. Bir aydır onları eğitmişti. Çok güçlenmişlerdi eski hallerini rahatlıkla yenebilecek kadar. Birbirlerine de alışmışlardı ama hâlâ yeterli değildi.
Kızıl Baş ve Ölüm Vuruşu, artık mümkünse silah ve dövüş becerilerini mükemmelleştirmiş, Harli, Krok ve Mamutun kas gücü abartı seviyelere çıkmıştı. Sarmaşık, İblis, Gizmo ve Binici özel yeteneklerini iyice hâkim olmuş, gelişmişlerdi.
"Temizlik başlasın."
--------------------------------------------------------------------------
Daha önce okumak için; https://tengriata.wordpress.com